28 Kasım 2013 Perşembe

Tarihin İlk Üniversitesi Harran Üniversitesi

Dünyadaki ilk üniversite Abbasiler zamanında Bağdat'da kurulmuştur. İlk üniversite,Emeviler tarafından Fas’ın Fez şehrinde kurulan Keyruvan Üniversitesi’dir.Bu üniversite yaklaşık 859 yılında kurulmuştur. Eski Yunan ve Roma dönemlerine ait bazı yüksek eğitim ve öğretim teşkilatlarının da olmasına rağmen bunların günümüzdeki üniversite nitelik ve özelliği yoktur..
Batıda ise üniversiteler İslam medeniyetinin Endülüs Emevi Devleti aracılığıyla Avrupa’ya girmesiyle başlar. Fas, Kurtuba ve Gırnata üniversiteleri, ilim ve fennin kilise ve piskoposların tesirindeki ruhban sınıfına mensup öğretim üyeleri olan okullara girmesine vesile olarak, yalnızca hukuktan ibaret olan öğretim dalına tıp, astronomi, ilahiyat ve benzerlerinin de eklenmesini sağladı.
O vakte kadar Avrupa kralları ve devlet adamları tedavi olmak amacıyla Kurtuba Üniversitesinin Tıp Fakültesine giderlerdi. Hatta dünyanın düz olduğuna inanan Avrupalılar bile Galileo, Kopernik, Newton dünyanın döndüğünü derin ve uzun araştırmalarının sonucunda söyleyince onları suçlu görüp hapsedecek kadar ilim ve fende geriydi.
Bağdat’taki Nizâmiye Medresesi (1065),
Osmanlılardaki ilk üniversite olan İznik Medresesi (1331) gibi örneklerle de Selçuklular ve Osmanlılar döneminde hızla gelişen medrese müessesesi Tanzimata kadar fen derslerinde de söz sâhibiydi. Fen dersleri kaldırılınca ilim ve fenni Endülüs Emevileri aracılığıyla İslâm medeniyetinden alan batı, doğuyu geçmeye başladı.
Daha sonraları (1863) Dârül-Fünun adı altında teşkilâtlanan bu yüksek eğitim-öğretim müessesesi çeşitli safhalardan sonra 1933 yılında İstanbul Üniversitesi olarak yeniden düzenlendi.
Batıda Bologna, Pavia, Revenna ve Paris adları altında gelişmeye başlayan ilk üniversiteler uzun süre psikoposların kontrolünde kalmaya devam etti.
Hattâ Bologna Üniversitesinin rektörleri öğrenciler tarafından seçilmekteydi. Öğrenciler nation denen dört gruba ayrılır ve her grubun lideri rektörün yanında yönetime katılırlardı. Buna rağmen asıl yönetici ve söz sahibi kimseler piskoposluktan gönderilen ve kançı denen kimselerdi. Paris Üniversitesinde ise öğrencilerle birlikte öğretim üyeleri de o yönetimde rol alırlardı. Fakat sonuçta yine kontrol piskoposluğundu. Sonraları üniversite rektörü piskoposluğa karşı otoritesini sağlayarak özerk hale geldi. Bunu takiben papalığa bağlı olmayan İngiliz Oxford ve Cambridge üniversitelerinden sonra 14. yüzyıla kadar çeşitli Avrupa şehirlerinde üniversiteler kuruldu.











Hiç yorum yok:

Yorum Gönder